TOBB’un işbirliğinde, Ekonomi Bakanlığı’nın destekleriyle, Halkbank ve Vakıfbank’ın katkılarıyla başlatılan E-ihracat Seferberliği projesinin lansmanı, Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, TOBB Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu, Halkbank Genel Müdürü Osman Arslan, Vakıfbank Genel Müdürü Mehmet Emin Özcan, E-glober Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Ali Yalçındağ, Alibaba Türkiye Genel Müdürü Cüneyt Erpolat ve TOBB Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Selçuk Öztürk’ün katıldığı basın toplantısında yapıldı.
Toplantıda konuşan TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu, Başlangıcını yaptıkları projenin amacının, Türkiye’yi 500 milyar dolar ihracat hedefine yaklaştırmak olduğunu vurgulayarak, “Bu amaca TOBB’a bağlı Oda/Borsaların üyesi şirketlerin ihracat performanslarını güçlendirerek ulaşacağız. Bu kapsamda, şirketlerimizin, dünyanın en büyük teknoloji şirketlerinden biri olan, Alibaba’ya üyeliklerini destekleyeceğiz. Firmaların bu platformlara üye olmak için ödemeleri gereken bedelin ön finansmanını da TOBB yapacak. Sonrasında, üyelik bedelinin yüzde 80’ini Ekonomi Bakanlığı, geri kalan yüzde 20’yi, Halkbank ve Vakıfbank karşılayacak. Böylece firmalarımız, herhangi bir bedel ödemeden, küresel pazar yerlerine üye olabilecek” dedi.
Bu adımın tam anlamıyla bir E-ihracat seferberliği olduğuna dikkat çeken Hisarcıklıoğlu, “Türkiye’nin 81 ilinde ve 160 ilçesinde bulunan Oda ve Borsalarımız sayesinde, milli bir seferberlik başlatacağız. Oda ve Borsa üyelerimizi bu destekten faydalandırmak için, ülke çapında bu işi üstleneceğiz. Yurtdışına satacak ürünü olan tüm firmalara kapımız açık. Bu projeyle birlikte, özellikle daha önce hiç ihracat yapmamış firmalarımızı, ihracatla tanıştırmak, Türkiye’ye binlerce yeni ihracatçı kazandırmak istiyoruz. KOBİ’lerimizin Türkiye’nin toplam ihracatındaki yüzde 60’lık payını daha da yukarılara çıkarmayı hedefliyoruz” ifadelerini kullandı.
Ekonomi Bakanlığının, ihracatı arttırmak üzere, E-ticaret Sitelerine Toplu Üyelik Desteğini hayata geçirdiğini anımsatan TOBB Başkanı şöyle devam etti: “Şimdi de bu kapsamda, Bakanlığımızla birlikte, E-ihracat Seferberliği başlatıyoruz. Öncelikle ülkemize bu vizyonu kazandıran Sayın Bakanımıza teşekkür ediyorum. Onun liderliğinde, ihracata verilen destekler, hem çeşitlendirildi, hem de artırıldı. Dahilde İşleme Rejimi, KDV istisnası, Eximbank kredileri gibi geleneksel yöntemlere, içinde bulunduğumuz çağın ruhuna uygun yeni destek programları eklendi. Bu çerçevede Bakanlığımız; firmalar arası işbirliklerini ve kümelenmeleri, küresel değer zincirlerine entegrasyonu ve cari açığı azaltacak büyük yatırımları desteklemek üzere, devrim niteliğinde çok sayıda yeni programı hayata geçirdi. E-ticaret Sitelerine Toplu Üyelik Desteği de işte bu programların en yenilerinden. Sayın Bakanımıza, tüm bu yenilikçi icraatlarıyla, Türk özel sektörünün gelişimine yaptıkları katkılardan dolayı şükranlarımı sunuyorum”.
TOBB olarak Türkiye’de E-ticaretin gelişmesi için birçok başarılı faaliyet gerçekleştirdiklerini ifade eden Hisarcıklıoğlu, 2016 yılında TOBB E-ticaret Meclisini kurarak, Türkiye’nin önde gelen E-ticaret firmalarıyla kamu kurumları arasında, bir köprü görevi üstlendiklerini ve iki tarafın, e-ticareti büyütecek politikaları birlikte tasarlayabilecekleri bir çatı oluşturduklarını söyledi.
Hisarcıklıoğlu, 2017 yılında 12 ilde gerçekleştirdikleri 16 E-ticaret Konferansı ile on binlerce KOBİ’ye ulaştıklarını, dijital çağın tehditlerini, fırsatlarını anlattıklarını, KOBİ’lerin işlerini nasıl dijital ortama taşıyabileceklerini gösterdiklerini aktardı.
Gümrük ve Ticaret Bakanlığının yetkilendirmesiyle, E-ticaret sitelerine güven damgası vermeye başlayacaklarını belirten Hisarcıklıoğlu, “Güven damgası uygulamasıyla birlikte, tüketicilerin elektronik mecralardan alışveriş yaparken karşılaştıkları güven eksikliğini gidermeyi hedefliyoruz” dedi.
Hisarcıklıoğlu, E-ihracat projesinin yararlanıcısı olacak şirketlerin, pazar yerlerine üye olarak milyonlarca alıcıya kolaylıkla ulaşabileceğini anlatarak, “Elbette, pazar yerlerine üyelikle müşterilere daha kolay ulaşabilir olmak, ihracat yapacağınız anlamına gelmiyor. Platformlar üzerinden ihracat yapabilmek için, bu platformları etkin kullanmak gerekiyor. Bu kapsamda, bu projenin bir parçası olarak, şirketlerimizin dijital mecralarda kendilerini doğru konumlandırmalarını sağlamak için, kitlesel bir eğitim seferberliği de başlatıyoruz. Projemizde yer alan pazar yerleriyle birlikte, Türkiye’yi karış karış dolaşarak, firmalara E-ihracatın inceliklerini anlatacağız. Firmalarımızın yetkili personelini bu konuda eğiteceğiz. Projemizin etkisini de düzenli aralıklarla takip edeceğiz. Üyelik desteğinden faydalanan firmaların; Platformları ne derece etkin kullandıklarını, Memnuniyet düzeylerini, Platform üzerinden gerçekleştirdikleri ihracat miktarını düzenli olarak ölçerek Bakanlığımıza paylaşacağız” şeklinde konuştu.
Türk müteşebbisinin elinde numune çantasıyla, dilini, kültürünü bilmediği ülkelere gidip, kapı kapı dolaşarak, ihracatı, 1980’de 3 milyardan, 2018’de 160 milyar dolara çıkardığını belirten TOBB Başkanı şunları kaydetti: “Müteşebbis ruhumuz ve sahip olduğumuz cesaret bizi bu günlere getirdi. Ama artık eski dünya yok. Eski satış ve pazarlama yöntemlerini kullanarak, ihracat hedeflerimize ulaşmamız mümkün değil. 500 milyar hedefine ulaşmak için ihracat yaptığımız pazarları ve ihraç ettiğimiz ürünleri çeşitlendirmeli, ihracatçı sayımızı da arttırmalıyız. Zira ihracatı ülkeler değil, firmalar gerçekleştirir. Türkiye 2023 ihracat hedefine ulaşmak için ihracatçı sayısını artırmak zorunda. Bugün Türkiye’de faaliyet gösteren 1,5 milyon girişimcinin, sadece 72 bini, yani yüzde 5’i ihracatçı. 2007’de ihracatçı sayısı 48 bin iken, son 10 yılda hızlı bir artışla, mevcut ihracatçıların yarısı kadar yeni ihracatçı, ekonomiye dâhil oldu. Ancak bugün gelinen nokta itibariyle, 72 bin ihracatçı bize yetmiyor. Örneğin, bize en yakın ekonomi olan İtalya’ya bakalım. Türkiye’nin ulaşmak istediği 500 milyar dolar ihracat hacmini, İtalya 195 bin ihracatçıyla yakaladı. Demek ki, Türkiye’nin 2023 ihracat hedefine ulaşabilmesi için, ihracatçı sayısını da üç katına çıkarması gerekiyor. Geliştirmemiz gereken ikinci alan, ihraç pazarlarımız. İhracatta ekseni büyütmek, ufkumuzu genişletmek zorundayız. Şu an Türkiye’nin ihracat menzili yaklaşık 2.900 kilometre. Ama mesela Kore’ninki bunun iki katı kadar, tam 5,700 kilometre. Hindistan içinse bu menzil 6,200 kilometre civarında. Küçücük İsrail’in ihracat menzili 5,600 kilometre. Demek ki dış pazarlara ulaşma için koşarken, bizim nefesimiz ancak diğerlerinin yarısına yetiyor. Menzili dar olanın ufku da dar olur. Menzili aşan, dünyanın nasıl bir yer olduğunu, menzili kısa olandan daha iyi bilir. İşte E-ticaret, bu ufkumuzu genişletmek için de çok önemli”.
Hisarcıklıoğlu, artık hiçbir ücret ödemeden, ihracat yapmanın mümkün hale geldiğini, eskiden malı başka ülkede satmak için dağıtımcı, bayi gibi birkaç kademeden geçildiğini, şimdi bunların da hepsinin ortadan kalktığını ve bürokrasinin bittiğini söyledi.
Doğrudan tüketiciye ulaşıldığına dikkat çeken Hisarcıklıoğlu, “Mesela 2017’de Bayburt’tan ihracat yapan firma çıkmamış. Şimdi Bayburt, tüm dünya ulaşabilecek. Artık, o meşhur lezzeti, Bayburt Tel Helva’sını, e-ticaretle, 3 bin kilometre ötedeki Berlin’e de, 14 bin kilometre mesafedeki Sydney’e rahatça pazarlayabileceğiz. İşte, etkin kullanmamız durumunda, e-ihracat platformları, bunu başarmamızı sağlayacaktır. Ekonomi Bakanlığımızın destekleriyle başlattığımız bu projenin, Türkiye’nin ihracat tarihinde bir yeni bir sıçrama noktası olacağına inanıyorum” dedi.
Konuşmaların ardından, E-ihracat Seferberliği Projesi imzalandı.